Galatasaray, her ne kadar geçtiğimiz sezonu şampiyon olarak tamamlasa da yeni kurulan bir ekip. Birbiriyle ve özellikle düzey rakiplerle oynama alışkanlığına sahip oyuncu sayısı çok az. Bu sebeple bu yıl ŞL'de oynadığı futbol taraftarlarını tatmin etmekten çok uzakta. Fakat bu taraftarı karamsarlığa düşürmemeli çünkü ŞL'de başarı öyle Süper Lig'deki gibi kolay kolay gelmiyor.
İki farklı örnek üzerinden bunu ispatlayalım:
1. Borussia Dortmund: İyi bir altyapı ve oyuncularıyla birlikte giderek yükselen bir teknik direktör. B. Dortmund, 2010 -11 sezonunu şampiyon olarak tamamlayınca ŞL'ye doğrudan katılma hakkı kazanmıştı. Tıpkı Galatasaray gibi. Bundesliga'yı dağıtıp ŞL'ye geldiklerinde ise oldukça zorlandılar. Arsenal, Marsilya ve Olimpiakos'lu grubu 4 puanla sonuncu sırada tamamladılar ve Avrupa'ya erken veda etmek zorunda kaldılar. Ancak Bundesliga'da 2011 -12 sezonunu da şampiyon olarak tamamladılar ve bu sene ölüm grubu olarak adlandırılan Real Madrid, Ajax ve Manchester City'li grupta 7 puanla zirvede yer alıyorlar.
2. Manchester City: İngiltere'nin küme düşmemeye oynayan takımı Arap sermayesinin muslukları açmasıyla birlikte her sene daha iyi oyuncular transfer ederek 4-5 yıl içinde şampiyonluk mücadelesi veren bir takım haline geldi. Tamamen iyi oyuncuların satın alarak kurulmuş olan M. City'de 2011 -12 sezonunda katıldığı ŞL'de grubunu 3. sırada tamamlamış ve yoluna Avrupa Ligi'nde devam etmişti ancak orada da karşısına çıkan ilk rakip olan Sporting Lizbon'a elenip Avrupa defterini erken kapatmıştı. Manchester City için bu yıl da işler iyi gitmiyor. Gruplarında 3. maçlar sonunda İngiliz ekibi 1 puanla sonuncu sırada yer alıyor. 2. takımla aralarında 5 puanlık bir fark olduğunu düşünürsek ŞL'de gruplardan çıkma şansları yok denecek kadar az.
Avrupa'nın üst düzey liglerinde oynayan bu iki takımı için bile ŞL'ye alışmak en az bir veya iki yıl gerektirirken Galatasaray'ın bulunduğu grupta yaşadığı zorluğu anlayamamak, bunu sadece formsuzlukla açıklamak yetersiz bir analiz olacaktır. Evet, Braga veya Cluj bahsi geçen kulüplerle aynı seviyede değil fakat kabul edelim ki Galatasaray'ın birçok oyuncusu da henüz ŞL seviyesinde mücadelede kendilerini ispatlayabilmiş değil. Oyuncularımız için sadece 0-0'ın değerini anlayabilmek bile bir ŞL sezonunu heba ediyormuş gibi görünmelerine sebep olabilir fakat sürekli katılım halinde bu sezon elde edilecek acı tecrübe ileride gelmesi muhtemel güzel günlerin habercisi olacaktır.
Unutmamak gerekir ki Galatasaray, UEFA Kupası ve Süper Kupa'yı kazanıldığı dönemde de gruplardan üst tura yükselememişti. Hatta UEFA Kupası'nı kazandığı sene Milan'a son saniyede attığı penaltı golüyle yoluna UEFA Kupası'nda devam etme şansını elde etmiş ve müthiş bir seriyle kupaya uzanmıştı.
Belki 3. Fatih Terim döneminde Galatasaray, Avrupa'da herhangi bir kupa kazanamayacak belki de yeni bir kupayı 2000 jenerasyonundan çok daha erken havaya kaldıracak bunu bilemeyiz. Söyleyenebilecek tek şey yerel ligi üst düzey olmayan takımların elit seviyeye çıkabilmesi için dikenli yollardan geçmesi gerektiğidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder