27 Mayıs 2012 Pazar

İskelet



Galatasaray hatırlamak istemediği bir sezonun ardından Fatih Terim’in dönüşüyle birlikte tekrar ayağa kalkmasını bildi ve şampiyonluğa uzandı. İmparator, Florya’daki sorunları teker teker çözerek ve sorunlu oyuncuların yerini savaşan oyuncularla doldurarak Galatasaray ile 5. kez şampiyon oldu. Galatasaray’ın armasındaki üç yıldızdan birine ‘Fatih Terim Yıldızı’ dersek hata yapmış olmayız.

Şampiyonlukta rolü kilit olan oyunculara şöyle bir göz atalım:

Fernando Muslera: Uruguaylı genç kaleci Lazio’dan transfer edildiğinde herkes bir kaleciyle yüksek bonservis bedeli verilmemeli tartışması yapıyordu. Sezonun başında oynadığı birkaç kötü sayılmayacak maçtan sonra eli küçük yakıştırması bile yapıldı. Nando, genç yaşına rağmen ne kadar başarılı ve tecrübeli bir kaleci olduğunu ispatladı ve normal sezonda 16 maç gol yemeyerek bu alanda kulüp rekorunu eline geçirdi. 

Tomas Ujfalusi: Tecrübeli stoper Atletico Madrid’den alınmak istenen üç yıldız arasında taraftarı en az heyecanlandıran isimdi ancak Diego Forlan ve Reyes’in geçirdiği kötü sezonun ardından Galatasaraylılar sadece Ujfa’nın transfer edilmesinden oldukça mutlu olmalılar. Çek yıldız hemen uyum sağladığı takımda sezon başında dönem dönem sağ bek oynasa da stopere geçtiğinde daha verimli oldu. Sabri Sarıoğlu ve Ayhan Akman’ın kadroda kendilerine yer bulamamalarından sonra da kaptanlık pazubandını koluna geçiren Ujfa, altyapıdan yükselen Semih Kaya ile birlikte savunmanın vazgeçilmezi oldu. Genel olarak rakip forvetlerle eşleşmeyi Semih'e bıraktığı için eleştirilse de Semih Kaya'nın gelişimindeki katkısı görmezden gelinmemeli. Sezon sonuna doğru performansı dalgalanmaya başlasa da genel olarak oldukça başarılıydı.

Semih Kaya: Sezon başında kadroda kendisine yer bulamayan genç oyuncu, 9. hafta sırtına geçirdiği formayı bir daha bırakmadı ve milli oyuncular Gökhan Zan ile Servet Çetin’i kulübeye mahkum etti. Taraftarın gözünde sınırsız kredisi bulunan Semih, eksiklerini de giderdiği takdirde Galatasaray, yeni bir Bülent Korkmaz kazanacaktır. Semih Kaya'nın birkaç sezon içinde Galatasaray'ın yeni kaptanı olması bekleniyor.

Felipe Melo: İtalya’da sorunlu bir sezonun ardından kiralık olarak Galatasaray’ın yolunu tutan Melo, muhteşem bir sezon geçirdi diyebiliriz. 12 golle kariyer rekoru kıran Pitbull, Selçuk İnan ile birlikte orta sahanın vazgeçilmezi oldu. Zaman zaman agresif yapısıyla kırmızı karta yakın bir oyun oynasa da hiç kırmızı kart görmedi. Albert Riera ile yaşadığı tatsız olaya rağmen sezonun tamamında gösterdiği iyi performans sayesinde yönetimin bonservis için Juventus ile masaya oturmasını sağladı. Taraftarında bonservisinin alınmasını istediği Brezilyalı yıldız, önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek Galatasaray için eğer alınırsa en iyi transfer olacaktır. 

Selçuk İnan: Galatasaray’ın en iyi transferi ve sezonun en başarılı oyuncusu. Felipe Melo’yla birlikte müthiş bir ikili oluşturan Selçuk, aynı partneri gibi çift haneli gol sayısına ulaştı. Bunun yanında sayısız asist yaparak skora doğrudan katkıda bulunan Selçuk, ayrıca 5 golünü serbest vuruştan kaydederek Hagi’nin rekorunu egale etti. Önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi’nde Galatasaray’ın en kilit ismi olacaktır.

Johan Elmander: Bonservis bedeli olmadan takıma alınan İsveçli oyuncu sistemin 4-4-2’ye evrilmesiyle birlikte takımın vazgeçilmezi oldu. Topun rakibe geçmesiyle hücum presini başlatan Johan, attığı kritik gollerle ve orta sahaya yaptığı katkıyla sürekli atağı düşünen Fatih Terim Galatasaray’ının ileri uçtaki en kilit ismi oldu. Savunmayı boğan yapısıyla forvetteki partnerlerinin daha rahat pozisyona girmesini sağladı ve bitmek bilmeyen mücadelesiyle taraftarın en çok saygı duyduğu isim oldu. Rakip filelere 12 gol bırakan Elmander, eğer transfer döneminde üst düzey bir santrafor alınırsa önümüzdeki sezon çok başarılı olacaktır.

Emmanuel Eboue: Tecrübeli oyuncu ilk dönemlerde sol kanat, orta saha sağ kanat oynadığında başarılı olamamıştı ancak daha sonra kendi yeri olan sağ beke geçti ve gerçek performansını göstermeye başladı. Arsenal’de yıllarca hücum futbolu oynadıktan sonra Galatasaray’ın 4-4-2’sinde hiç yabancılık çekmedi. Kazım’ın devre arasında gidişiyle birlikte önünde oynayan Engin Baytar’la zaman zaman uyum sorunu yaşasa da kritik maçlarda attığı gollerle şampiyonluğu getiren isimlerden biri oldu.

Diğer dikkat çeken isimlere de değinecek olursak Hakan Balta geçtiğimiz sezondan sonra hızla toparlandı ve sol bekte hatasız bir sezon geçirdi. Tıpkı Eboue gibi önünde gerçek bir kanat olmayan partnerle oynaşının sorunlarını hücuma çıkışlarda yaşasada işin savunma kısmını başarıyla yerine getirdi. Emre Çolak ve Engin Baytar asıl bölgeleri orta saha olmalarına rağmen biraz da mecburiyetten kanatta oynamak zorunda kaldılar çünkü Felipe Melo veya Selçuk İnan’ı kesmeleri mümkün değil. Yine de iyi niyetle mücadele ettiler ve şampiyonlukta pay sahibi oldular. Transfer döneminde bir veya birden fazla kanat oyuncusunun transfer edileceğini düşünürsek önümüzdeki sezon bu kadar forma giymeleri mümkün gözükmeyebilir ancak ilk onbirde oynayan oyuncuları her zaman tetikte olmalarına sebep olacaklardır. Milan Baros, ilk yarıda Elmander’in partneri olarak forma giydi ve form düzeyini üst düzeye çıkarıp seri goller atmaya başlamıştı ancak gördüğü kartlarla takımını eksik bırakmasından dolayı devre arasında kesik yedi ve yerine Antalyaspor’dan Necati Ateş getirildi. Transfer döneminde yerine kaliteli bir forvet alınması bekleniyor. Necati’ye dönecek olursak o zaten bu takıma yabancı değildi. Uyum sorunu da yaşamadı. Elmander ile iyi bir ikili oluşturmaması için de hiçbir sebep yoktu. Özellikle deplasmanda attığı gollerle şampiyonluğa katkıda bulunan isimlerden biriydi. Önümüzdeki sezon kulübede iyi bir alternatif olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

About