2 Ağustos 2012 Perşembe

Çift Yönlü Orta Saha Eksikliği


Fenerbahçe kurada Vaslui'yi çekince hemen hemen herkes en kek kurayı çekti diye düşünmüştü. Bunlara bende dahilim. Ancak takımı biraz araştırınca işin o kadar da kolay olmadığı anlaşıldı. Ama bu düşünceye rağmen Fenerbahçe'nin sahadaki kadar zorlanacağına ihtimal vermiyordum. Eğer son dakikalarda Bekir'in kafa golü gelmeseydi muhtemelen Şampiyonlar Ligi'ne veda edildiğinden bahsedecektik. Mevcut futbolla tur yine çok zor ancak maç içinde her an herşey olabileceğinden timsaha yatmamak gerek.

Maça çok kötü başladı Fenerbahçe. Özellikle Mehmet Topal, Miroslav Stoch ve Semih Şentürk'ün tutuk oyunları bunda etkendi. Hazırlık maçlarına rağmen Mehmet Topal'ın henüz takıma uyum sağlayamadığı belliydi. Birde Emre gibi iki yönlü bir oyuncunun onbirden çıkıp yerine tek yönlü M. Topal'ın monte edilişi Fenerbahçe'nin agresifliğini alıp götürmüş gibi göründü. Stoch ise geçtiğimiz sezon oynadığı etkili futboldan çok uzak bir görüntü sergiledi. O bildiğimiz sol kanatta içe kat edişlerini hiç gösteremedi bize. Semih Şentürk'ün ise neden oynatıldığına anlam veremedim. Geçtiğimiz sezonun 3. forveti olan Semih, bu sezonun ilk(belkide en önemli) maçına ilk onbirde başladı. Tabi bu Aykut Kocaman'ın tercihiydi ancak sonuç olarak yanlış bir tercih.

Fenerbahçe açısından ilk yarının faydalı isimleri ise Alex, Volkan ve Kuyt'tu. Alex bildiğiniz gibi kaldığı yerden devam ediyor. Volkan ise iki önemli pozisyonda başarılı hamleler yaparak ilk yarının 0-0 bitmesini sağladı. Kuyt ileride çok fazla savaştı ancak Semih'in formsuzluğu onu da çok etkiledi. Devrenin ortalarında sağ kanattan ceza sahasına girip çektiği sert şutta top belki ağlarla buluşacaktı ancak top savunmaya çarpıp kornere çıktı. 

İkinci yarı değişikliğin geleceği belliydi. Semih çıktı ve yerine Mehmet Topuz girdi. Kuyt santrafora Topuz'da sağ kanada monte edildi. Topuz'un savunmaya daha fazla yardım edeceğini düşünerek Topal'ın daha iyi ve faydalı görüneceğini düşünmüştüm ancak düşündüğüm gerçekleşmedi. M. Topal uzaktan çektiği sert şut dışında hiçbir şey denemedi. İşin savunma kısmını ilk yarıya oranla daha iyi yaptı ama Fenerbahçe'ye gol lazımdı ve Aykut Kocaman'ın iki santrafora dönmek için geriye düşmeyi beklemesini anlayamadım. 

Fenerbahçe'nin yediği gole gelince evlere şenlik tabirini kullanırsak hata etmiş olmayız. Savunma güvenliğini arttırmak için transfer edilen Mehmet Topal geri pasla Egemen'in kucağına bombayı bırakıyor. Egemen'de o sırada Allah ne verdiyse vurup topu uzaklaştırmak yerine plaseyle yanındaki arkadaşını düşününce araya giren Liviu Antal topu kapıp uzaktan sert bir şutla Volkan'ı avladı. 

Yediği golden sonra artık Fenerbahçe'nin şuursuzca saldırışını izledik. Organizasyondan o kadar uzak kalındı ki gol ya Alex'in yada Kuyt'un kişisel becerileriyle gelecekti yada Fenerbahçe maçı gol atamadan tamamlayacaktı. Derken 90. dakikada Alex ortaladı ve Bekir kafayla golü buldu da Fenerbahçe tur için umutlandı.

Artık bütün avantaj Vaslui'de. Aykut Kocaman 1 hafta içinde ne yapar bilemiyorum ancak takıma kesinlikle gol lazım. Hatta savunmasının mevcut yapısıyla goller lazım çünkü Vaslui çok hızlı atağa çıkabiliyor ve bunu mutlaka değerlendirecektir. Tur için Fenerbahçe'nin kendi içinden çift yönlü bir orta saha oyuncusu çıkarması gerekiyor. Mevcut durumda bunu yapmaya en uygun isim Cristian Baroni. Eğer Cristian, bağlantı kuran oyuncu görevini üstlenemezse Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi'ni Star Tv'den izlemek zorunda kalabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

About